21 Ekim 2008 Salı

Bana doğru gelen kim? "n.marmara"

BANA DOĞRU GELEN KİM?"YA DAŞİMDİKİ ZAMANDABİR MOBİL, BİRİNCİ TEKİL ŞAHIS

Dökülmüş bedenim kimyasına pirincin, yokedilerek kalsiyumun büyüsü yazgım belirlenmiş.Her an, hoş geldin diyorum bana doğru gelene, dalgalanan duygularımla. Sarkıyorumtavandan (bir tavan varmışçasına) yeryüzünün (varolduğunu umarak) renklerini bilmemekarşın - lal rengi, çivit mavisi ve sarı - ve onların yalanlamalarını - tutku, dinginlik ve ölüm -kendimle işaretliyorum yanı, yöreyi - bir aşağı bir yukarı, bir yukarı bir aşağı, sağ sol, sağ sol.Yönlerin bulanıklığında bir sorumluluk bu! Uluma geri tepiliyor böylece, bana doğru gelenekarşı! Bir iskeletler zinciri tutuyor beni havada, uzay konusunda bir unutkanlık yüklemeye vedevindiğim cılız önlemleri yıkmaya çalışarak. Soğukkanlı bir çaba! Ben, kusursuz bir porteolmayı yeğlerdim, oysa. İşte şuracıkta, özlüyorum sol anahtarımı ve notalarımı. Umursamam,nereye dağılırlarsa dağılsınlar, daha sonra...Şimdilik, hava akımının istencine boyun eğmişim, sinekler ırzına geçerken uzantılarımın,sürdürüyorum dansımı bu dikey tabut içre, günden geceye, geceden güne, ben tümünü ezipgeçinceye ve "Bana doğru giden kim?" in yatay bilgisine ulaşıncaya dek!

Zelda Nilgün Marmara

Hiç yorum yok: